25 Ekim 2014 Cumartesi

BOLU ORMANLARI TURU

  Bu yazımda 2 günlük Bolu Ormanları Turu’dan bahsetmek istiyorum. Bolu deyince aklıma tüneller yapılmadan önceki İstanbul yolculuğu gelirdi. Otobüs Bolu dağlarını tırmanırken etraftaki yeşilliği izleyerek  geçerdi yolculuk. Tabi eğer kışın yolculuk yapmıyorsanız. Kış yolculuklarında ise o Bolu nasıl geçilecek derdik. Bu tur bana Bolu’nun dağlarının arasında  gizlenmiş güzellikleri keşfetme imkanı verdi.  

   Sabah erken saatlerde Ankara’dan hareket ettikten sonra kahvaltı için Gerede Greenpark Otel’de durduk. Kahvaltıyı muhteşem bir göl ve orman manzarası eşliğinde yaptık. Buradaki gölün adını bir türlü öğrenemedim. Bilen varsa yorum olarak yazabilirse memnun olurum.Aslında göl değil küçük yapay bir gölet. Ancak ormanla öyle güzel bir bütünlük oluşturmuş ki beğenmemek imkansız.



Kahvaltı Manzarası


GÖLCÜK MİLLİ PARKI
   
     Buradan sonraki durak Gölcük. Gölcük Bolu merkeze yakın etrafı göknar ve sarıçam ağaçlarıyla çevrili yapay bir gölet. Rehberimiz yapay göl olduğunu söylemeseydi bu yazıyı büyük ihtimalle doğa harikası diye yazardım.Tur rehberimizin söylediğine göre 1985'lerde su toplama alanı olarak yapılmış. Bir de fotoğraflarda görünen o şirin ev  Orman Bakanlığı’na ait misafirhane. Biz sağanak yağmura rağmen göl etrafını tam tur yürüdük. Dizlerimize kadar ıslandık ama değdi. Bol oksijen, yemyeşil bir manzara.... İnsanın içi açılıyor derler ya işte tam öyle bir duygu yaşadığımız.

    Ve Gölcük'ten bir kaç kare....







ABANT GÖLÜ


  Buradan sonraki rota Abant. Göl zengin bitki örtüsü ve doğal hayatın korunması amacıyla tabiat parkı  olarak koruma altına alınmış. Gölcük’te aşırı ıslanmış ve üşümüş olduğumuz için otobüsten inip dolaşmaya halimiz yoktu. Onun yerine otobüsle tur attık ama etrafında yürümek ya da bisikletle gezmek buradaki doğayı incelemek adına çok daha iyi olurdu. İnşallah bir dahaki sefere diyorum. Bence sıcak havalarda özellikle ilk baharda Abant’a gelmek daha iyi bir fikir. Eklemek istediğim bir nokta; gölün etrafındaki  yol çok bozuktu. Yine rehberin verdiği bilgiye dayanarak,her sene yapılan ama her mevsimde bozulan bir yol olduğunu öğrendik. Umarım yetkililer bir çözüm bulabilir. 

Abant Gölü

YEDİ GÖLLER MİLLİ PARKI

    İkinci gün gezimize Yedigöller ile  başladık. Yedigöllere yolculuk Bolu’dan  otobüsle 1 saatten fazla sürdü. Dağlar arasında önce tırmanıyorsunuz sonra da inişe geçiyorsunuz. Yol biraz uzun ama gördüğünüz manzara gerçekten harika. Özellikle Sonbahar nedeniyle dağlardaki  renk cümbüşü herkesi hayran bıraktırdı. Sarı, kırmızı ve yeşilin her tonunu görebilirsiniz.

   Yedigöller yolu üzerinde Kapankaya Seyir Terası’na çıkan merdivenleri görürseniz muhakkak durun ve üşenmeyip o yolu tırmanın. Yukarı çıktıkça aldığınız nefes bile çok değişecek. Gördüğünüz manzaraya değeceğinden emin olabilirsiniz. Fotoğrafta çok belli değil ama yedigöller’e tepeden bakıyorsunuz.

Kapankaya Seyir Terası'ndan Manzara
  
Gelelim Yedigöller’e.. Adından da anlaşıldığı gibi birbirine çok yakın 7 adet gölün bulunduğu milli parklarımızdan biri.  Sırasıyla sazlı göl,ince göl,nazlı göl, kuru göl,büyük göl,derin göl ve serin göl. Buraları yazıyla anlatmak için uğraşmıcam fotoğraflar her şeyi anlatıyor. Fotoğrafçılar için, kamp yapmayı ve doğayı sevenler için tam yeri.

Sazlı Göl

İnce Göl
Nazlı Göl
Büyük Göl

Derin Göl


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Blog Widget by LinkWithin